Bodrum’da aşağıda listelediklerimden artık her yıl hepimize gına geldi. İstememekle olur mu bilemem ama isteyenin bir yüzü kara, ya da umut fakirin ekmeği! Siz ne derseniz deyin! Hadi başlayalım; Lahmacun pahalı tartışmaları (Başkan Mandalinci’de aynı şekilde bir açıklama yapmış) Saçma sapan çamur atmakla geçecek boşa zamanlar! Gerçekleşmesi mümkün olmayan bomboş vaatlerle gaz alma çabaları! “Senin yetkin, benim yetkim değil” tartışmaları (Bodrum hepimizin değil mi?) Kolundan tutup salya sümük dükkana çeken hanutçular! Yunan adaları adisyonları! Bile bile yediği kazığı sosyal medyada paylaşan sözüm ona ünlüler! Kamuya ait olan plaj ve deniz tartışmaları! 15 günde bir değişen fiyatlar! Bir odayı aynı anda 2-3 farklı kişiye satan otelci müsveddeleri! Turist artış rakamları (Gelir artışından bahsedin! Gelen kişiyle doğru orantılı gelir artıyor mu?) Hiçbir şey bilmeden Bodrum’u kötüleyen yazarlar ve yazıları! Siyasetçi ziyaret haberleri (İnanın kimi ziyaret ettiğiniz kimsenin umurunda değil) Daha mutlaka olmasını istemediğimiz bir sürü konu var; susuzluk, trafik, alt yapı eksikliği gibi. Ama en azından bu yıl bu sorunların bazılarının çözümü için uğraşılıyor. Uzun vadede çözüleceğini umalım. Yukarda saydıklarımdan hepimize gına geldi, biliyorum. Üstelik Bodrum’a hiçbir faydası olmayan bomboş şeyler! İnşallah daha az duyarız, ya da hiç duymayız! Ne diyeyim!