Av. Haluk ERSOY
Köşe Yazarı
Av. Haluk ERSOY
 

BASKI UNSURUNA DÖNÜŞEN TAHLİYE TAAHHÜTNAMESİ!

Başlıktan da anlaşılacağı üzere, kaynağını yasadan almasına rağmen tahliye taahhütnamesi bugün bir baskı ve tehdit unsuruna dönüşmüş, hakkın kötüye kullanılmasını teşkil eden en somut uygulamalardan biri halini almıştır. Esasen kira sözleşmesi, kira tespit davaları ve tahliye taahhütnamesine ilişkin yasal düzenlemeler, bu kısıtlı alana sığmayacak kadar kapsamlı ve teknik konular olmakla birlikte, toplumun büyük bir kesimini ilgilendirmesi sebebiyle ana hatları ile yasal durumu aktarmak ve öne çıkan hususlara dikkat çekmemiz gerekmektedir. Şöyle ki; Yenilenen kira dönemine ilişkin kira artış oranını düzenleyen yasa hükmü, tarafların yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak kira bedeline ilişkin anlaşmalarının, bir önceki kira yılında TÜFE on iki aylık ortalamalara göre değişim oranını geçmemek koşuluyla geçerli olacağını düzenlemektedir. Bir başka ifade ile yenilenen kira döneminde yapılacak artış, TÜFE on iki aylık ortalamalara göre artış oranı üzerinde olamaz.   Fakat özellikle pandemi döneminde kira artış oranlarına getirilen %25’lik yasal sınırlama ile başlayan süreç ve sonrasındaki ekonomik dalgalanmalar gibi sebeplerle, her yenilenen kira döneminde yeniden tahliye taahhütnamesi alınarak Tüfe üzerinde artış yapması için kiracıya baskı yapılmakta, istenilen artış yapılmadığında da tahliye taahhütnamesi işleme konularak kiracının tahliyesi talep edilmektedir. Tahliye davalarına ilişkin istatistiksel veriler de bu düşüncemizi doğrulamaktadır. Misal, 2020 yılı sonunda 28.430 olan tahliye davası sayısının 2025 yılının henüz ilk yarısında 128.000 sayısına ulaşması, durumun vahametini gözler önüne sermektedir. Üstelik kira uyuşmazlıklarında dava şartı haline getirilen arabuluculuk koşulu da bu artışın önüne geçememiştir. Belirtmek gerekir ki her kira ilişkisinin, her somut olayın kendi içerisinde farklı özellikleri bulunmakla birlikte genel çerçevede tahliye taahhütnamesinin geçerlik koşulları ortaktır. Yasal dayanağını Borçlar Kanunu'nun 352. Maddesinin birinci fıkrasından alan tahliye taahhütnamesinin kira sözleşmesi yapıldıktan sonra verilmiş olması, yazılı şekil şartına uygun olarak hazırlanması, taahhütnamenin bizzat kiracı tarafından imzalanmış olması, taşınmazın tahliye edileceği tarihin açık ve net olarak belirtilmiş olması gerekir. Kira sözleşmesi ile aynı anda yapılan tahliye taahhütnamesinin baskı altında verilmiş olduğu kabul edilmektedir. Tahliye taahhütnamesinin, kira sözleşmesi yapılmadan önce hazırlanmış olması da yine taahhütnameyi geçersiz kılacaktır. Taahhütname verilirken irade sakatlığının olması halinde taahhütnamenin geçersizliği ileri sürülebilir.  Ancak bu geçersizlik kendiliğinden değil, yanılma veya aldatılmanın öğrenildiği ya da baskı unsurunun ortadan kalktığı tarihten itibaren 1 yıllık süre içerisinde taahhütle bağlı olunmadığının bildirilmesi suretiyle gerçekleşir. Her ne kadar “bildirim” olarak ifade edilmiş ise de somut olaya göre taahhüdün iptalinin dava edilmesi, taahhütle bağlı olunmadığının noter keşidesi ile muhataba ihtar edilmesi şeklinde tezahür edebilecek çeşitli hukuki vasıtalar bulunmaktadır. Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus, bir yıllık sürenin hak düşürüşü süre olmasıdır. Bir yıl içerisinde işlem yapılmadığı takdirde taahhütname geçerlilik kazanacaktır. Son olarak, geçerli bir taahhütnameye rağmen taşınmazın tahliye edilmemesi durumunda ise kiralayan taahhüt tarihinden itibaren bir ay içerisinde yasal işlem yaparak sözleşmeyi sona erdirebilecek ve taşınmazın tahliyesini talep edebilecektir.
Ekleme Tarihi: 01 Temmuz 2025 -Salı

BASKI UNSURUNA DÖNÜŞEN TAHLİYE TAAHHÜTNAMESİ!

Başlıktan da anlaşılacağı üzere, kaynağını yasadan almasına rağmen tahliye taahhütnamesi bugün bir baskı ve tehdit unsuruna dönüşmüş, hakkın kötüye kullanılmasını teşkil eden en somut uygulamalardan biri halini almıştır.

Esasen kira sözleşmesi, kira tespit davaları ve tahliye taahhütnamesine ilişkin yasal düzenlemeler, bu kısıtlı alana sığmayacak kadar kapsamlı ve teknik konular olmakla birlikte, toplumun büyük bir kesimini ilgilendirmesi sebebiyle ana hatları ile yasal durumu aktarmak ve öne çıkan hususlara dikkat çekmemiz gerekmektedir.

Şöyle ki; Yenilenen kira dönemine ilişkin kira artış oranını düzenleyen yasa hükmü, tarafların yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak kira bedeline ilişkin anlaşmalarının, bir önceki kira yılında TÜFE on iki aylık ortalamalara göre değişim oranını geçmemek koşuluyla geçerli olacağını düzenlemektedir. Bir başka ifade ile yenilenen kira döneminde yapılacak artış, TÜFE on iki aylık ortalamalara göre artış oranı üzerinde olamaz.  

Fakat özellikle pandemi döneminde kira artış oranlarına getirilen %25’lik yasal sınırlama ile başlayan süreç ve sonrasındaki ekonomik dalgalanmalar gibi sebeplerle, her yenilenen kira döneminde yeniden tahliye taahhütnamesi alınarak Tüfe üzerinde artış yapması için kiracıya baskı yapılmakta, istenilen artış yapılmadığında da tahliye taahhütnamesi işleme konularak kiracının tahliyesi talep edilmektedir.

Tahliye davalarına ilişkin istatistiksel veriler de bu düşüncemizi doğrulamaktadır. Misal, 2020 yılı sonunda 28.430 olan tahliye davası sayısının 2025 yılının henüz ilk yarısında 128.000 sayısına ulaşması, durumun vahametini gözler önüne sermektedir. Üstelik kira uyuşmazlıklarında dava şartı haline getirilen arabuluculuk koşulu da bu artışın önüne geçememiştir.

Belirtmek gerekir ki her kira ilişkisinin, her somut olayın kendi içerisinde farklı özellikleri bulunmakla birlikte genel çerçevede tahliye taahhütnamesinin geçerlik koşulları ortaktır. Yasal dayanağını Borçlar Kanunu'nun 352. Maddesinin birinci fıkrasından alan tahliye taahhütnamesinin kira sözleşmesi yapıldıktan sonra verilmiş olması, yazılı şekil şartına uygun olarak hazırlanması, taahhütnamenin bizzat kiracı tarafından imzalanmış olması, taşınmazın tahliye edileceği tarihin açık ve net olarak belirtilmiş olması gerekir. Kira sözleşmesi ile aynı anda yapılan tahliye taahhütnamesinin baskı altında verilmiş olduğu kabul edilmektedir. Tahliye taahhütnamesinin, kira sözleşmesi yapılmadan önce hazırlanmış olması da yine taahhütnameyi geçersiz kılacaktır.

Taahhütname verilirken irade sakatlığının olması halinde taahhütnamenin geçersizliği ileri sürülebilir.  Ancak bu geçersizlik kendiliğinden değil, yanılma veya aldatılmanın öğrenildiği ya da baskı unsurunun ortadan kalktığı tarihten itibaren 1 yıllık süre içerisinde taahhütle bağlı olunmadığının bildirilmesi suretiyle gerçekleşir. Her ne kadar “bildirim” olarak ifade edilmiş ise de somut olaya göre taahhüdün iptalinin dava edilmesi, taahhütle bağlı olunmadığının noter keşidesi ile muhataba ihtar edilmesi şeklinde tezahür edebilecek çeşitli hukuki vasıtalar bulunmaktadır. Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus, bir yıllık sürenin hak düşürüşü süre olmasıdır. Bir yıl içerisinde işlem yapılmadığı takdirde taahhütname geçerlilik kazanacaktır.

Son olarak, geçerli bir taahhütnameye rağmen taşınmazın tahliye edilmemesi durumunda ise kiralayan taahhüt tarihinden itibaren bir ay içerisinde yasal işlem yaparak sözleşmeyi sona erdirebilecek ve taşınmazın tahliyesini talep edebilecektir.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (1)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberbodrum.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
HUKUK ADAKET = GÜZEL YAŞAM
(06.07.2025 00:17 - #905)
Saygı değer avukatım. Allah insanları kendi içindeki hukuk değerleri ile taclandirsin. Hukuk terazisini kendi iç dünyasında taşımayan insalar sayesinde bu azabı yaşıyoruz. Hukuk kutsal bir değerdir. Bence hukuk terazisi olmayan insan kendisinin azapla taç landirmistir . HUKUK HUKUK HUKUK
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberbodrum.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.